ETKİNLİKLER

SÖKE UN İLE TOPRAĞIN BEREKETİ ETKİNLİĞİ ve TAZE MAKARNA YAPIMI

EV YAPIMI MAKARNA
8 Aralık Cumartesi günü İzmir Mutfak Sanatları Enstitüsünde SÖKE UN ile Toprağın Bereketi etkinliğini gerçekleştirdik. Bu etkinliğin en önemli özelliği  İzmir ‘deki ilk workshop oluşuydu.  İzmir’li yemek bloğu yazarları olarak 4 saat süren çalışmada Şef Özger Tanık ‘tan makarna hamuru yapımını, doğal gıdalarla renkli makarnalar hazırlamayı, makarna kesmeyi, tortellini ve ravioli yapımını öğrendik.
Yaptığımız makarna hamurlarını açtık, çeşitli şekillerde kestik, pişirdik, Şefimizin hazırladığı çok lezzetli soslarla lezzetlendirip hep beraber keyifle yedik ve günün sonunda sertifikalarımızı aldık...
Söke Un ile yaptığımız bu çookk  lezzetli makarnaları evde mutlaka denemenizi öneririm…
Sade Makarna Hamuru için malzemeler :200 gr  Söke Buğday Unu
2 adet yumurta
1 yemek kaşığı zeytinyağı ve 
1 -2 tutam tuz

Yapılışı:
Hamur yoğurma kabının içine unu koyup ortasını havuz şeklinde açın ve yumurtaları, zeytinyağını ve 1-2 tutam tuzu ekleyip yoğurmaya başlayın. Sert bir hamur olduğu için başta yoğurması zor oluyor ama yaklaşık 10 dakika yoğurduktan sonra hamur kıvama geliyor. Hamuru streç filme sarıp 30-40 dakika dinlendirin.
Daha sonra makarna hamurunu bezelere ayırın ve makarna makinasında açıp, kesin. Makarna kesme makinanız yoksa  tezgaha un serpin, merdane ile yufka açar gibi açın ve keskin bıçak yardımıyla ince şeritler şeklinde kesin. Yapışmaması için üzerine un serpin.
Taze makarnaları 3-4 gün buzdolabında, 15 gün kadar derin dondurucuda saklayabilirsiniz. Eğer kurutursanız daha uzun süre  dayanacaktır.
Taze makarnaları tuzlu kaynar suda 4-5 dakika pişirin. Yani pişme süresi hazır makarnalara göre daha kısa.
Makarnanızı pişirdikten sonra üzerine  hazırladığınız sosu (domatesli sarımsaklı sos öneririm ) ekleyip sıcak olarak servis edin……
Doğal gıdalarla renkli makarnalar yapmak için:
Yukarıdaki ölçülere göre hazırladığımız sade makarna hamurlarından birinin içine 1 yemek kaşığı salça ekleyerek turuncu makarna hamuru, diğer hamura 1 yemek kaşığı haşlanmış, rondodan geçirilmiş pancar ekleyerek pembe makarna hamurları, diğer sade hamura haşlanmış rondodan geçirilmiş ıspanak ekleyerek yeşil makarna hamuru, diğer sade hamura 1 tatlı kaşığı toz zerdeçal, kekik, tarhun ekleyerek sarı makarna hamuru elde ettik. Salça, ıspanak ve pancar eklediğimiz hamurların kıvamının sert olması için 1-2 yemek kaşığı un ekledik. Bu şekilde 5 ayrı makarna hamuru yoğurduk. Bu hamurlar ile yaptığım Ravioli tarifini de en kısa zamanda sizlerle paylaşacağım…
Hem eğitici, hem çokkk  keyifli bir workshop oldu bizler için. Bu güzel etkinliği düzenleyen ve bizleri davet eden SÖKE UN a , Söke Un tarif danışmanı Dilek Yetkiner’e İzmir Mutfak Sanatları Enstitüsü kurucusu  Şefimiz  Özger Tanık’a ve gün boyu çektiği fotoğraflarla her güzel anı ölümsüzleştiren  Figen Karavaş’a çok teşekkür ederim…





İZMİR GOURMET GUİDE- TEA&POT ÇAY WORKSHOP
İZMİR GOURMET GUİDE   LEZZET BULUŞMALARI & TEA&POT  
Sizlerle hep yemek tarifleri paylaşıyorum ama bugün “çay”dan bahsetmek istiyorum. Geçtiğimiz ay “İzmir  Gourmet Guide”  tarafından düzenlenen ve  İzmir’in ilk ve tek çay dükkanı olan Tea&Pot’da gerçekleşen çok güzel bir  etkinliğe davetliydim.


 "Tea&Pot Çay Workshop"unda  hem çay  hakkında bilmediklerimizi öğrendik,  hem de birbirinden lezzetli  çayların  tadımını yaptık.. Mesela  siyah çayı demlerken ideal su sıcaklığının 95 derece,  demleme süresinin de 4-5 dakika olması gerektiğini öğrendik.


http://www.teapot.com.tr/caylar adresine tıklayarak   çayların  faydaları,  demleme sıcaklıkları ve süreleri hakkında  bilgi alabilirsiniz. 


Bir Adım Öne Çıkanlar  ödüllü"   Tea&Pot`ta gerçekleşen bu güzel lezzet buluşması için İzmir Gourmet Guide `a ve Gourmet Guide etkinlik koordinatörü  Ceren Oluz ‘a  , Tea & Pot Cafenin mimarları sevgili Zeynep ve Nihan Minareci’ye çok teşekkür ederim…




İGLO ETKİNLİĞİ


İzmir`de geçtiğimiz cumartesi çok güzel bir etkinliğe davetliydik. Dünya markası İglo İzmir`de biz blog yazarlarını ağırladı. Karşıyaka Deniz Restoranda düzenlenen bu etkinlikte çok sevdiğim blogger arkadaşım  Tijen Aktay’ın  İglo ürünleriyle hazırladığı birbirinden güzel  lezzetli yemekleri yedik, yüz yüze tanışma imkanı bulduğum blog yazarı arkadaşlarımla bol sohbetli harika bir gün geçirdik.
 Yemeğe öncelikle bardakta hazırlanmış mısır ve bezelye ile başladık. GDOsuz mısıra bezelye eklenip biraz tereyağında tuz ve biberle tatlandırınca nefis bir atıştırmalık olmuştu.
Ardından Tijen`in bizler için hazırlamış olduğu Iglo Alaska Mezgiti Çorbası vardı (tarifi için buraya bakabilirsiniz.) Daha önce hiç balık çorbası içmediğim halde çok lezzetli buldum.
Ardından fotoğrafta görülen nefis balık ve sebzeli kroketlerin, somonlu ekmeğin tadına baktık. Patates püresi içinde mısır, havuç ve bezelye var. İglonun farkı toplanan sebzenin 2,5 saat içinde hemen dondurulmasıymış. Dolayısıyla nişastalaşma oluşmuyormuş, Üstelik katkısız..
Yemeğimize nefis bir peynirli İglo karides salatası ile devam ettik. 
Ana yemeğimiz ise  Iglo Akdeniz Çipurasıydı. En ilgimi çeken ve en çok beğendiğim ürün bu oldu diyebilirim. Çünkü hem pişirme şekli sağlıklı, hem lezzetli,  hem de pratik. Kutusundan çıkardığınız ve sızma zeytinyağı, defne yaprağı ve limonlu marine sosuyla bir poşet içindeki çipurayı, poşeti  açmadan kaynayan suya atıp14 dakikada pişiriyorsunuz  ve çipuranız hazır. Çipura,poşetin içinde piştiği için tadı haşlama gibi  değildi,  özel sosundan dolayı da çok lezzetliydi ,gerçekten çok beğendim. Evde kokusundan dolayı balık pişirmek istemeyenler için de ideal .
Tatlı olarak içi çikolatalı çıtır milföy sunuldu. Yağlı olması nedeniyle mutfağımda fazla milföy kullanmadığım halde  milföy börek, tatlı yapacağım zaman bundan böyle iglo milföyü tercih edeceğim çünkü diğer milföylere göre daha hafifti , tel ,tel  ve çok çıtırdı.. 
Bu güzel gün için sevgili arkadaşım Tijen Aktay’a ve İGLO’ya çok teşekkürler…





TRT1 GÜLBEN PROGRAMINDAYDIM

01.11.2011 Salı günü TRT1 de canlı yayınlanan "Gülben" programına konuk oldum ve Mardin`e özgü  ikbebet (haşlanmış içli köfte) ve sembusek  yaptım.  Benim için hem heyecanlı, hem de sıradışı bir gün oldu. Hem canlı yayın oluşu, hem de iki zor yemeği arka arkaya yapmanın verdiği  telaş beni daha fazla heyecanlandırdı ve söylemek istediğim şeyleri bile söyleyemeden program geçti bitti :)  
Beni programa davet eden TRT Kurumuna ve "Gülben" programı yapım ekibine çok teşekkür ediyorum.
Program sonrasında sizlerden gelen güzel mesajlar , yorumlar da beni çok mutlu etti ve güç verdi. Desteğiniz ve ilginiz için sizlere çokk teşekkürler..
Programın video kaydını izlemek için  hepleziz.com `un facebook sayfasına tıklayabilirsiniz.


Pazar günü gerçekleşen blog yazarları toplantımız, ardından katıldığım TV programı nedeniyle yoğun bir hafta  geçirdiğimden eklenecek tariflerim birikti.
Yeni lezzetlerde buluşmak üzere sevdiklerinizle birlikte sağlıklı, mutlu nice bayramlar diliyorum...


İZMİRLİ YEMEK BLOGU YAZARLARI TOPLANTIMIZ

30 Ekim 2011 Pazar günü 1. İzmirli Yemek Blogu Yazarları toplantımızı gerçekleştirdik. Aslında blogger arkadaşlarımla daha önce de toplanıp etkinlikler yapmıştık ama artık bu toplantılarımızı gelenekselleştirmeye ve sosyal sorumluluk projelerinde de yer almaya karar verdik.
Ancak toplantı tarihimizi belirleyip, hazırlıklar yapmaya başladıktan sonra üst üste gelen üzücü haberler, felaketler hepimizi derinden yaraladı. Toplantıyı iptal etmek yerine  İzmirli bloggerlar olarak nasıl bir katkı sağlayabileceğimizi ve projelerimizi konuşmanın daha faydalı olacağını düşündük.
Bu ilk toplantımıza Dr.Oetker, Yonca Gıda ve  Lezita da  katıldı ve bizlere destek verdi.
Toplantımız harika geçti ve tüm blogger arkadaşlarımın hazırladığı birbirinden nefis tatlılar-tuzlular görsel olarak da şahaneydi. Tüm bu lezzetlerin fotoğrafları ve tarifleri aşağıdaki linkte ;

Ben de vişneli cheesecake yapmıştım ve tüm arkadaşlarım tarafından beğenilmesi beni çok mutlu etti. Tarif için tık tık http://www.hepleziz.com/tarifoku.asp?id=52

Dr.Oetker ve Halkla İlişkiler Müdürü  Emine  Özden- Arzu Hanıma,
Yonca Gıda ve firma yetkilisi Cana GEDİK’e
Lezita ve yetkilileri Burcu  KUTSAL, Gülşah  PEKDEMİR, Mine KURNAZ ve Besime  BAKİLER ‘e
 Karanlık Oda Fotoğraf  Merkezi ‘ne
 Özlem Demircan Prodüksiyon‘a
KIRMIZI ( http://www.kirmizidergi.com )dergisiyle tanışmamıza vesile olan Zeynep Moğol ‘a
Nefis mantısı ve  mükemmel ev sahipliğiyle bizleri ağırlayan blogger arkadaşım  Sedef Durmuşlar’a ve On A Cafe’ye
Toplantımız  süresince çektiği güzel fotoğraflar için Figen`e
Ve toplantıya katılan linklerini aşağıda bulabileceğiniz blogger arkadaşlarıma çok teşekkür ederim.


www.lezzetkahvesi.com 
www.cocuklarlamutfakta.blogspot.com 


TEPEKULE CATERİNG YEMEK ATÖLYESİNDEYDİK...

TEPEKULE CATERİNG YEMEK ATÖLYESİNDEYDİK....
Geçtiğimiz günlerde yemek blogu yazarları olarak “Tepekule Catering Yemek Atölyesi” ne davetliydik.. Miranda Zeytinyağları  ile birbirinden nefis lezzetler yaptık. Aslında daha önceki etkinlikte olduğu gibi, yine bize iş düşmedi. Çünkü bu kez  mutfakta Tepekule Catering Şefi Binali Yılmaz ve ekibi ile birlikte  Ege Üniversitesi Meyve Sebze İşleme Teknolojisi mezunu, Gıda Beslenme Öğretmeni ve Miranda Zeytinyağlarının İstanbul sorumlusu Eral Bayri de vardı. Menümüzdeki yemekleri Eral Hanım hazırladı, bizler de kendisine yardım ettik.
Menüde neler mi vardı? Boşnak böreği (çarşaf böreği)


Tavuklu Akkız


 Lor tatlısı…


Özellikle   çarşafla yapılan Boşnak böreğini çok merak ediyordum. Şefimiz Eral Hanım Boşnak olduğu için annesinden öğrendiği tüm püf noktalarını da bizimle paylaştı. Boşnak böreğini o kadar pratik  yaptı ki, hepimiz  artık kolayca Boşnak böreği yapabiliriz diye düşündük..
Bu özel lezzetlerin tariflerini ve tüm yapım aşamalarını önümüzdeki günlerde burada paylaşacağım…
Tepekule Catering Yemek Atölyesinde hazırlanan bu nefis lezzetleri, Tepekule A7 Şehir Kulübünde hep beraber yedik.  Miranda Zeytinyağları hakkında bilgi edinmek için buraya tıklayabilirsiniz.
 “Tepekule Catering Yemek Atölyesi” nde çok kısa sürede çok lezzetli bir menü hazırlayan, püf noktalarını bizimle paylaşan güleryüzlü ve becerikli Şefimiz Eral Bayri’ye Tepekule Catering Şefi Binali Yılmaz’ a, bu güzel etkinliği organize eden, tüm gün bizlerle yakından ilgilenen Tepekule Catering ve Miranda Zeytinyağları reklam yönetmeni Derya İzgiş’e ve bu güzel etkinliğe katılan İzmir Yemek Blogu yazarı arkadaşlarıma çok teşekkür ederim…

İZMİRLİ YEMEK BLOGU YAZARLARI TOPLANTIMIZ

İzmir`li Yemek Blogu Yazarları olarak geçtiğimiz Pazar günü ( 06.05.2012)  ikinci kez toplandık. Bu etkinliğimizi toplantımıza aynı zamanda ev sahipliği de yapan lezzetli somunlar blogu yazarı Serap Pulat,  vakit buldukca blogu yazarı Esma Ercengiz,  bocuruk bloğu yazarı Elvan Akıncı ve ksk60 blogu yazarı Çiğdem Uğraş organize etti. Mükemmel ev sahipliği ve organizasyon için arkadaşlarıma bir kez de buradan teşekkür ediyorum.
Bu etkinliğimize, aramıza yeni katılan blogger arkadaşlarımız da katıldı. İlk toplantımızda olduğu gibi bu toplantımızda da tüm bloggerların hazırlayıp getirdiği birbirinden lezzetli tatlılar-tuzlular ile şahane bir masa oluştu
Bu lezzetler eşliğinde gün boyu keyifli sohbetler ettik, harika bir gün geçirdik.
Dr.OetkerYonca GıdaYuva Maya da mutfağımızın vazgeçilmez ürünleriyle birlikte yanımızdaydı, kendilerine de çok teşekkürler…
Bu toplantımız için ben çilekli tart yaptım.
Çilekli tartım çok beğenildi, ben de çok mutlu oldum J
Toplantıya katılan tüm blogger arkadaşlarıma buradan sevgilerimi gönderiyorum, tekrar buluşmak üzere diyorum


İZMİRLİ YEMEK BLOĞU YAZARLARI BULUŞMASI-3

Geçtiğimiz  Pazar yani 7 Ekim ‘de İzmirli yemek bloğu yazarları olarak 3.  kez toplandık. Bu etkinliğimizi  arkadaşlarım;
Nurdan http://www.cevver.blogspot.com/ organize etti. Organizasyon tek kelimeyle mükemmeldi, haftalardır emek veren, her ayrıntıyı düşünen arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum.   
Gün boyu her güzel anı ölümsüzleştiren sevgili arkadaşım Figen` e de  (Figen Karavaş Photografy - http://figenkaravas.com/ bu güzel fotoğraflar için çook teşekkürler..
Yine çok keyifli ve bol sohbetli bir gün geçirdik. Artık gelenekselleştirdiğimiz  bu etkinliğe tüm arkadaşlarım birbirinden lezzetli ikramlarla gelmişti. Ben de frambuazlı bademli pasta yaptım, çok beğenildi ve çok mutlu oldum :)
Ayrıca o hafta doğum günü olan ben ve diğer blog yazarı arkadaşlarım için çok güzel sürprizler vardı. http://nefiskokular.blogspot.com/ blogunun yazarı butik pasta-kurabiyeci arkadaşım Şermin, şeker hamurundan bizleri anlatan figürler bulunan çok özel bir pasta yapmıştı. Pastadaki şeker avukatı ömür boyu saklayacağım . http://birdilimdaha.blogspot.com/ blogu yazarı Zeynep hanım da altın yapraklı bol çikolatalı bir pasta hazırlamıştı. Arkadaşlarıma bir kez de buradan teşekkür ediyorum..


Bu etkinliğimizde de kalitesine güvendiğimiz firmalar aramızdaydı;
Keskinoğlu
Yuva Maya
Nivea
Knorr
Koroplast
Dr.Oetker
Carte Dor
Fairy
Signal
Selva
Pınar
Ayfrost
Sweet Via
Oba Çay
Pizza tomato
Etkinliğimize destek olan firmalara ve gün boyu aramızda bulunan  Keskinoğlu temsilcisi Erman ARDA  ve pizza tomato temsilcisi Ceren Şansal’a da  çok teşekkür ediyorum..
Birbirinden değerli ve yetenekli blog yazarı arkadaşlarımla  en kısa zamanda başka bir etkinlikte görüşmeyi diliyorum...



HÜRRİYET BUMERANG KATKILARIYLA U.S.L.A.` DAYDIK...

HÜRRİYET GAZETESİ-BUMERANG’IN KATKILARIYLA U.S.L.A.` DA WORKSHOP VE ÖZEL BİR MENÜ...
Geçtiğimiz haftalarda günlerde Hürriyet Gazetesi – Bumerang ‘ın düzenlediği  “hayatımın yemeği “ yarışmasına (ayrıntılar için tıklayın),  “cevizli saray kebabı (tarif için tıklayın)  tarifimle katılmıştım. Yarışma sonucunda www.hepleziz.comilk 10 blog arasına seçildi ve Dünyanın en başarılı 200 şefinden biri kabul edilen Osman Bahadır rehberliğindeki workshopa katılmaya hak kazandım.  
Etkinliğimiz 28 Aralık Cuma günü, İstanbul Uluslararası Servis ve Lezzet Akademisi ‘nde  (USLA) gerçekleşti. USLA ilgili ayrıntılara buradan ulaşabilirsiniz(tık tık ). Şefimiz Osman Bahadır ile birlikte çok özel ve çok lezzetli bir menü hazırladık.
Bu özel menüde neler mi vardı ;
Bal kabaklı ravioli
Renkli biberli rulo levrek
Çikolatalı volkan kek ...
Tarifleri önümüzdeki günlerde sizlerle paylaşacağım.
Şefimiz Osman Bahadır, workshop süresince bizlere birçok konuda (pişirme teknikleri, lezzet vs) çeşitli  bilgiler verdi, deneyimlerini aktardı, bıkmadan usanmadan sorularımızı cevapladı. Bilgisi, becerisi, çalışkanlığı ve güler yüzüyle hepimizin takdirini ve sevgisini kazanan Şef  Osman Bahadır’a bir kez de buradan çok teşekkür ediyorum…
Profesyonel ve mükemmel ev sahipliği ile bizleri çok iyi ağırlayan USLA ekibineçok teşekkür ederim.
Veeee tabii ki bu workshopa katılmamızı sağlayan Hürriyet  Gazetesi- Bumerang ile Hürriyet Bumads İnternet ekibinden  çok değerli  Hilal Meriç ile Ahmet Erten’e çok teşekkür ediyorum…
2012 yılının son etkinliğini, yılın son gününde sizlerle paylaşmak istedim.  2013 yılının  hepimiz için çok sağlıklı, çok mutlu ve başarılarla dolu geçmesini diliyorum….MUTLU YILLAR……


DR.OETKER İLE WORKSHOP

DR. OETKER İLE SEVGİLİLER GÜNÜ TEMALI WORKSHOP
26 Ocak Cumartesi günü İzmir Yemek Blogu yazarları olarak Dr.Oetker Deneme Mutfağında  yapılacak workshopa davetliydik.  Bu davet beni çok mutlu etti, çünkü Dr.Oetker ürünleri mutfağımda çok kullandığım ve kalitesine güvendiğim ürünlerdir. Pasta, kek yapacağım zaman Dr.Oetker  kabartma tozu ve vanilin kullanır, eğer zamanım kısıtlı ise Dr.Oetker’in  kutularda satılan  ekler pasta, profiterol gibi tatlılarını yaparım. Ayrıca ürün yelpazesi  her geçen gün genişlediği için creme brulee (tarif için tıklayın), panna cotta gibi lezzetli dünya tatlılarını da evimizde kolaylıkla yapma imkanı veriyor bize Dr Oetker…
Workshopa katılmak üzere,  Dr Oetker ‘e ait bir araçla Torbalı tesisine doğru yol aldık.  Tesise vardığımızda Dr Oetker Halkla İlişkiler Yöneticileri Emine Özden , Arzu Bilici ve http://www.mutfaktayiz.biz/ ekibi tarafından güleryüzle karşılandık. Bizler için hazırlanan Dr Oetker Poğaça ve kakaolu ve sade Wolke ile birlikte çayımızı, kahvemizi içtikten sonra deneme mutfağına geçtik.
Sevgililer Gününün yaklaşması nedeniyle workshop sevgililer günü temalıydı ve  “Eros Aşk Pastası” ve “cevizli muffin”yapacaktık. Dr.Oetker şefleri tarafından hazırlanmış tarifler, kullanılacak ürünler, tüm malzemeler, mikser vs araç gereç , Dr Oetker  önlüklerimiz kısacası her şey hazırdı..
İlk tarifimiz Eros Aşk Pastasını yaparken  Dr Oetker pandispanya ununu ve Dr Oetker dolgu kreması, Dr.Oetker krem şanti , Dr Oetker sıvı aromalar ve herkesin isteğine göre seçtiği taze meyveler, fındık, Antep fıstığı, badem krokan vs.  kullandık. Pandispanyalarımızı kalp şeklindeki kalıplarda pişirdik ve pastamızı bitter ve beyaz  minik kalp çikolatalar ve harf ve rakam şeklindeçikolatalar ile süsledik.
Pandispanyamız pişerken Dr Oetker markasının tarihçesiyle ilgili kısa bir film izledik ve bu kaliteli markanın, genç eczacı  Dr. August Oetker’in  1891 yılında eczanesinde   eczacı tartısı, havanı ve çeşitli tozlar ile çalışıp hamur Kabartma Tozu formülünü bulmasıyla  doğduğunu  öğrendik.
Öğle molasında bizlere ikram edilen Dr Oetker Special Pizza gerçekten çok lezzetliydi, kesinlikle tavsiye ederim.
Öğleden sonra Dr Oetker sade kek karışımını kullanarak çok pratik bir şekilde cevizli  muffinlerimizi hazırladık ve 12 lik muffin tepsisinde pişirdik. “Sade kek karışımı” içinde şeker olmadığı için, bu un karışımıyla ister tatlı, ister tuzlu tarifler yapılabileceğini öğrendik.
Sevdikleriniz için çok pratik şekilde yapabileceğiniz “Eros aşk pastası” ve “cevizli muffin” tariflerini de önümüzdeki günlerde burada paylaşacağım.
Bu arada belirteyim ki kalp şeklindeki kek kalıbını ve 12 lik muffin tepsisini  Dr Oetker`in sanal mağazasından sipariş ederek alabilirsiniz. Ben henüz blog yazmaya başlamadan önce (sanırım 3-4 yıl kadar önce)  12 lik muffin tepsisini Dr Oetker sanal mağazadan almıştım ve  siparişimden 2 gün sonra kargo büro adresime gelmişti. Üstelik kolinin içinde hediye Dr Oetker  ürünleri ve tarif kitapçıklarıyla birlikte…
Sabah 10.00 da başlayıp, öğleden sonra 16.00 ya kadar devam eden, her anı çok keyifli geçen workshop sonunda Emine Özden’den sertifikalarımızı aldık.  Yaptığımız yaş pastalarımızı ve cevizli muffinlerimizi evlerimize götürmek üzere paketledik. Ayrıca bizlere Dr. Oetker yeni ürünlerinden oluşan paket ve  Mutfağımda Mutluyum adlı tarif kitabı da hediye edildi.
Etkinliğimize mükemmel bir ev sahipliği yapan Dr Oetker ‘ e, Dr Oetker Halkla İlişkiler Yöneticileri  Emine Özden ve Arzu Bilici’ye ,  tüm gün yanımızda olan Dr. Oetker ekibine ve  bu güzel etkinlikte keyifle çalıştığımız İzmir Yemek Blogu Yazarı arkadaşlarıma teşekkür ederim…
Bu güzel etkinliğin video kaydına aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz..





TEPEKULE CATERİNG İŞBİRLİĞİ İLE MİRANDA ZEYTİNYAĞLI LEZZETLER

Geçtiğimiz günlerde İzmir Yemek Bloğu yazarları olarak “Tepekule Catering İşbirliği ile Miranda Zeytinyağlı Lezzetler “ etkinliğine davetliydik. Firma yetkilisi Derya İzgiş ile birlikte teras katta çaylarımızı içip biraz dinlendikten sonra etkinliğimizin gerçekleştiği Tepekule Çatıya çıktık. 65 metre yükseklikten muhteşem bir körfez manzarasına hakim bir salon…
Tepekule Catering  ve Miranda Zeytinyağları  firmasının ortaklarından ve aynı zamanda usta bir şef olan Binali Yılmaz ile çok lezzetli bir menü hazırlamak üzere Tepekule Salonlarının etkinlik mutfağında toplandık. Mutfak duvarlarında, ilköğretim okullarından gelen öğrenci gruplarıyla  yemek yaparken çekilmiş fotoğrafları görünce, Şefimiz Binali Yılmaz , Tepekule Catering ve Miranda Zeytinyağlarının sosyal sorumluluk çalışmalarını anlattı. Çocuklara sağlıklı beslenme bilinci aşılamak için birlikte yemekler yaptıklarını, sonra restoranda hep beraber yediklerini, çocukların  eğlenerek sağlıklı beslenmeyi öğrendiklerini ve bu çalışmaların devam edeceğini anlattı..  Gerçekten çok faydalı ve örnek alınması gereken bir çalışma..
Bu sohbetin ardından önlüklerimizi giydik ve Şefimizle birlikte yemekler yapmaya hazırlandık. Fakat başta Binali Yılmaz Şef olmak üzere Tepekule Catering ekibi o kadar usta ve o kadar becerikliydi ki bizlere hiç iş düşmedi.   
Şefimiz , Narlı kuzukulağı Salatası,  İç Baklalı Zeytinyağlı Enginar,  Dana Bonfile Etli Kirde ve Cevizli İncir tatlısından oluşan bir menü hazırladı.…


Bu özel lezzetlerin tariflerini ve püf noktalarını önümüzdeki günlerde burada paylaşacağım…




Şefimizin ve Tepekule Catering ekibinin hazırladığı bu nefis lezzetleri yemek için, aynı kattaki  A7 Şehir Kulübünde bizim için hazırlanmış olan şık masamıza geçtik. Menüdeki  İç baklalı enginar, narlı kuzukulağı salatası, etli kirde ve  cevizli incir tatlısı hem lezzet hem sunum olarak şahaneydi..

Bol sohbetli yemekte,  Tepekule Catering ve Miranda Zeytinyağları yetkilisi Derya hanım bizlere çeşitli bilgiler verdi. Miranda Zeytinyağlarının  Ayvalık zeytinlerinden Sızma, Organik, Erken hasat  ve Taş baskı gibi çok özel yöntemlerle  hazırlandığını öğrendik. Çok lezzetli olan Miranda Zeytinyağlarının erken hasat çeşidini ise mutlaka tatmanızı öneririm, salatalarda nefis oluyor…Ayrıca  çeşit çeşit sabunlar , hediyelik ürünler var . Bu ürünler hakkında  bilgi edinmek için buraya tıklayabilirsiniz.
Tepekule- Kordelya , İzmir  Özel Günler Salonları ve Tepekule  Catering hizmetleri hakkında bilgi sahibi olduk. Salonlar çok şık ve nezih.... Yemeğimizi yediğimiz  A7 Şehir Kulübü ise  muhteşem bir İzmir ve Körfez manzarasına hakim,  çok şık bir restoran.. Cumhuriyetin ilk yıllarının `Şehir Kulüpleri` geleneğini hayata geçirmeyi hedeflediği için  adı  A7 Şehir Kulübü..  Eğer hiç gitmediyseniz mutlaka görmenizi öneririm..
“Tepekule Catering İşbirliği ile Miranda Zeytinyağlı Lezzetler “ etkinliğinde nefis bir menü hazırlayan Şefimiz Binali Yılmaz’ a ve bu güzel etkinliği organize eden, tüm gün bizlerle yakından ilgilenen Tepekule Catering ve Miranda Zeytinyağları reklam yönetmeni Derya İzgiş’e çok teşekkür ederim…
Etkinliğimizin güzel fotoğrafları için Figen Karavaş Photography `e   ve bu güzel etkinliğe katılan yemek blogu yazarı arkadaşlarıma çok teşekkürler..





BACA CAFE `DE BOYOZ ETKİNLİĞİMİZ...

Güzel İzmir’imizin  meşhur boyozunun tarifini paylaşacağım bugün.. Tarif, Baca Cafe nin boyoz ustası Selim Ergiş’e ait.

Geçtiğimiz pazar günü, İzmir Yemek Bloğu yazarları olarak,   boyoz ve sakızlı dondurma yapımını öğrenmek üzere Çiğli Baca Cafe ye  davetliydik . Bugün boyoz tarifi var, sakızlı dondurma tarifini de önümüzdeki günlerde paylaşacağım.

Baca Cafe zengin menüsü, lezzetli unlu mamülleri  ile çok güzel bir cafe gerçekten. Yolunuz düşerse  Çiğli , Hilton ve Gıda Çarşısı`nda şubeleri olan  Baca Cafe ‘ye mutlaka uğramanızı  ve bu lezzetleri tatmanızı öneririm…

Biz bu lezzetlerin hazırlandığı mutfağa da girdik, çok büyük ve çok temiz bir mutfak . Şeflerimizden önce sade boyoz, ardından ıspanaklı, tahinli boyoz ve sakızlı dondurma yapımını öğrendik. Hatta ben hızımı alamadım ve işin ustalarını bulmuşken gevrek ve susamlı kraker tariflerini de aldım J İlk fırsatta bu tarifleri yapıp sizinle paylaşmak istiyorum.   

Aslında fazla yağlı yemek yapmadığımı ve hiç margarin kullanmadığımı "hepleziz" takipçileri bilir. Ama boyoz ustamızın yaptığı boyozlar çok lezzetli olduğu için tarifi hiç değiştirmeden paylaşıyorum.

Baca Cafe`ye ve bu güzel etkinliği düzenleyen Tepekule Catering  ve Baca Cafe  reklam yönetmeni Derya İzgiş `e çok teşekkür ederim.

Ve şimdi sıra tarifte ;


BOYOZ
Malzemeler:  (24-25 adet boyoz için)
1 kg un (böreklik un)
520 ml su (oda sıcaklığında)
25 gr tuz
100 gr zeytinyağı

Hamurları açmak için zeytinyağı

300 gr lık 2 beze arasına sürmek için 80 gr bitkisel margarin


Yapılışı:
Un, tuz,su ve 100 gr zeytinyağını karıştırıp, iyice  yoğurun. 20 dakika dinlendirin.

Hamuru 300 gr lık bezelere ayırın ,üzerini zeytinyağı ile yağlayıp yemek tabağı büyüklüğünde açıp yine yaklaşık 20 dakika dinlendirin.


Dinlenen 300 gr lık hamurun üzerine 80 gr bitkisel margarin sürün ve diğer 300 gr lık hamuru üzerine kapatın. Bu işlemi diğer bezelere de uygulayın. 2’li ve 600 gr lık bezeleri 20 dakika daha dinlendirin.


Hamuru açacağınız tezgahı zeytinyağı ile yağlayın ve bezeleri önce merdane ile inceltin, sonra elinizle çok ince olacak şekilde açın. Boyoz ustamız Selim Ergiş, hamuru eliyle havada döndürerek çok ince açtı ama bunu yapmak özel maharet istiyor.
Çok ince açılan hamuru tezgahın üzerine yerleştirin ve üzerine zeytinyağı serpin. Yufkayı üstten, alttan ve yanlardan olacak şekilde katlayıp dikdörtgen hale getirin.  Biraz zeytinyağı ile yağlayın ve uzun rulo yapın  ve 30 dakika dinlendirin.
Eğer  ıspanaklı veya tahinli yapmak istiyorsanız,  boyoz hamuru dikdörtgen halde iken dikdörtgenin bir ucuna boydan boya yıkanıp, doğranmış ıspanakları  veya  pudra şekeriyle karıştırdığınız 15-20 gr tahini koyup rulo yapın ve 30 dakika dinlendirin.


Dinlenen rulolardan elinizle mandalina büyüklüğünde parçalar koparıp,  parmak uçları ile  üstten bastırıp şekil vererek fırın tepsisine dizin. Bütün rulolara aynı işlemi yaptıktan sonra 15 dakika dinlendirin.




Tepsideki boyoz hamurlarına üstten elinizin tersi ile bastırarak son şeklini verin.

Önceden ısıtılmış 180 derece fırında yaklaşık 30-35 dakika pişirin.
Afiyet olsun...
Etkinliğe giderken fotoğraf makinamı almadığım için  cep telefonuyla bir kaç fotoğraf çektim.  Ama boyoz yapımını adım adım görmek isterseniz  sevgili arkadaşım www.egedentarifler.blogspot.com  fotoğrafları için burayatıklayabilirsiniz.
Boyoz yapımını videodan izlemek isterseniz , etkinliğe katılan sevgili arkadaşım www.pembekekik.com video kaydı için buraya tıklayabilirsiniz..
Egeden Tarifler ve pembekekik `e fotoğraf ve video için çok teşekkür ediyorum..



İZMİR 5. YEMEK BLOĞU YAZARLARI BULUŞMASI

Geçtiğimiz Pazar yani 1 Aralık 2013 günü Tepekule Kongre ve Sergi Merkezi A7 Şehir Kulübü`nde İzmir Yemek Blogu Yazarları olarak 5. kez toplandık. 
İlk İzmir yemek bloğu yazarları buluşmasını 4  blogger arkadaşımla birlikte  organize etmiştik ve 30.10.2011 tarihinde toplanmıştık, o zamanki sayımız  28 ‘ di.

5. Buluşmayı ise Sen de pişirMis kokulu Lezzetler, Egeden tarifler , Nergis MevsimiDilodan Tarifler bloğu yazarı arkadaşlarımla birlikte  organize ettik. Bu kez 52 blog yazarı bir araya geldik...
 
Etkinliğimize mükemmel ev sahipliği yapan Tepekule Özel Günler Salonları Reklam Yönetmeni Derya İzgiş ve gün boyunca çektiği harika fotoğraflarla hiçbir ayrıntıyı kaçırmayan Figen Karavaş Photograpy de bize büyük destek oldu…

2 ay süren hazırlık dönemimizde arkadaşlarımızı mutlu edecek sürprizler ve hediyeler hazırlamaya çalıştık. 

Blogger arkadaşlarımıza çok güzel lavanta şişeleriyle hoşgeldiniz dedik. Lavanta şişelerini bizler için Renkli Kolonya blogu yazarı Nilay Ayder hazırladı..

Birbirinden güzel ve lezzetli rengarenk makaronlar ise 
Nilabella Makaron ‘a ait . 
 

Etkinliğimizdeki bir başka sürpriz ise organizasyonu düzenleyen arkadaşlarımdan Nergis Mevsimi tarafından her blogger için özel hazırlanan ve kişisel özelliklerini yansıtan şeker hamurlu kurabiyelerdi. Herkes bu kurabiyelere hayran kaldı, Nergis`e bu yaratıcılığı ve emeği için bir kez daha teşekkür ediyorum.

Etkinliğimiz  Tepekule Özel Günler Salonları  A7 Şehir Kulübünde gerçekleşti. Çok lezzetli zeytinyağlı başlangıçlardan ve ara sıcaklardan sonra, özenle hazırlanmış  balık / tavuk seçenekli yemeklerimiz  ve  meyve sunuldu. ArdındanBaca Cafe`nin nefis pastaları ikram edildi.  İzmir Körfezine hakim olağanüstü bir manzarada nefis yemekler yemek istiyorsanız Tepekule Özel Günler Salonları A7 Şehir Kulübünü mutlaka öneririm…


Kalitesine her zaman güvendiğim Dr Oetker kurduğu standda bizlere  mozaik pasta  ikram etti, hem çok pratik hazırlanıyor, hem de çok lezzetli, mutlaka tavsiye ederim..

Etkinliğimizde  sponsor firmaların hediye ettiği ürünlerin bulunduğu bir çekiliş de yaptık ;  

Uğur Soğutmadan Mikrodalga Fırın
- İnanlı Yapı `dan 2 kişiye 250 TL ‘şer hediye çeki
 (Eski İzmir Caddesi No : 319 Karabağlar / İzmir Tel: 02322261088)

Evim.net`ten Fakir marka 4 adet blender seti

Dr Oetker`den 5 adet kek kalıbı

-Bademmutfak`tan 3 kişiye çikolata kursu

-İMSE`den 5 kişiye yemek kursu

Emsan`dan 4 adet döküm tava

Ar-yıldız`dan 3 adet hediye

Porland`dan 5 adet porselen sahan

Feast`ten 4 adet şemsiye ve hediye paketi

Söke Un`dan Aydan Üstkanat`ın Artmazsa Yetmez adlı kitabı

Gurmereyon`dan 5 adet hediye paketi

Martı Yayınları`ndan 10 kitap

Chado`dan 25 adet aromalı çay paketi

Ekofit`den Simon Levent kahve, Fior di Frutta reçel,  Nocciolata fındık kreması, Green Dream çikolata, Le Pain des fleurs markalı organik ürünler

Tazemasa`dan 4 adet bakliyat paketi 

Bu güzel hediyeler için sponsor firmalara bir kez daha teşekkür ediyor, kazanan arkadaşlarımızın güle güle kullanmasını diliyorum… 


Ayrıca kalitesine güvendiğimiz firmalar,  tüm blogger arkadaşlarımız için kendi ürünlerinden oluşan hediye paketleri  hazırlamışlardı;











Bumerang ‘a  çok teşekkür ediyorum. 

Etkinliğimize katılan ve neşeleriyle, sohbetleriyle keyifli bir gün geçirdiğimiz tüm yemek blogu yazarı arkadaşlarıma  çok teşekkür ederim.
Etkinlik fotoğrafları için Figen Karavaş Photograpy (tıklayın) ziyaret edebilirsiniz...

Bir sonraki buluşmanın organizasyonunu  Bocuruk, , Kelebek Günlüğüm, Nefis Kokular ,Vakit Buldukça ve Lezzet Kahvesi blog yazarı arkadaşlarım üstlendi.. Eminim ki 6. buluşma da harika geçecek.
Nice güzel etkinliklerde buluşmak dileğiyle ..
RAN GROUP KONAK PİER ETKİNLİĞİ

Geçtiğimiz hafta Ran Group tarafından düzenlenen Blogger etkinliğine davetliydik. 1985 yılında İzmir`de moda dünyasına açılan Ran Group, tüm Türkiye`de 100`ün üzerinde mağaza ile hizmet veren çok köklü bir kuruluş. Bünyesinde bulunan 3 cafe ve 6 restaurant ile İzmir`lilerin tercih ettiği özel mekanlar arasında bulunuyor.  
7 Aralık Cumartesi günü Konak Pier`de düzenlenen  etkinlikte; Ranello, Nar Artiz Gallery, Mandolin Cafe, %100 Rest. Cafe & More, Dükkan Steakhouse ve Adabeyi`nde turlar & tadımlık lezzetler ile küçük sürprizler vardı. 
Bizleri Ran Group sosyal medya yöneticisi Umut Candan, saat 11:00`de Mandolin Cafe`de karşıladı. Konak Pier`in tarihi dokusu ve muhteşem deniz manzarası eşliğinde sıcak içecekler ile başlayan toplantı, yarım saat boyunca keyifli sohbetler ile devam etti. 
Ayda Benefrahim ve Defne Atakan`ın kurmuş oldukları, İzmir`e sanatsal olarak büyük bir katkı sağlayan Nar Artiz Gallery ile etkinliğe devam edildi. Dünyanın 7 fotoğrafçısı arasında gösterilen Ara Güler`in, "Ara Güler İle Bir Ömür" adlı sergisini ziyaret ettik.
Ardından sıra Ranello`ya geldi.  Ranello, yaratıcı ve özgün koleksiyonuyla ayakkabı çanta  ve aksesuarlarda  modaya yön veren İzmir`li bir marka...
Ranello mağazasındaki turumuzdan sonra sıra dünya mutfağından, sıra dışı lezzetleri tatmaya geldi.  
İzmir`in geride kalan son 150 yılına tanıklık eden Konak Pier`in en gözde mekanlarından %100 Rest. Cafe & More ile tadımların ilk durağına gelindi. Yerdeki karolarından duvardaki taş dokularına kadar her bir detayıyla tarih kokan %100 Rest. Cafe & More, olağanüstü dekoruyla da sizleri adeta bambaşka bir dünyaya götürüyor. İşletme müdürü Aytül Öküzcüoğlu, müdür yardımcısı Mecit Demirçekiç ve Ran Group grup danışmanı Bahar Güngör Torcu tarafından karşılandık ve  %100 Rest. Cafe & More locasında  Executive Şef Fatih Taşkesen`in enfes mutfağından çıkan lezzetler ile ziyafet başladı.  
Ara sıcak olarak, İtalyan mutfağından Carpaccio Trio Pesce, Mini Caprese ve çok farklı bir lezzet olan; Yılan Balığı Füme sunuldu. İzmir`lileri Sushi ile ilk defa Red Point Sushi markası altında buluşturan %100 Rest. Cafe & More; tadımlıklarına Tayvan`lı şef Sirisang Studiet`in çok özel uzakdoğu lezzetleri ile devam etti. Special Avocado Roll, California Roll ve Dragon Unagi Sushi ile uzakdoğu lezzetleri tadıldı. Daha sonra Fatih Şef`in çok özel Risotto Porcini ve %100 Ravioli lezzetleri sunuldu. Karidesli Noodle ile tekrar uzakdoğu mutfağı ziyaret edildi ve ardından ana yemek olarak %100 Bonfileli Peynir Fondü ile birlikte Fransız mutfağının en özel lezzetlerinden birisi olan, Cafe De Paris tadımıyla ikinci lezzet durağı olan Dükkan Steakhouse`a geçildi.  
İşletme müdürü, Timur Mavibulut Dükkan Steakhouse hakkında kısa bir tanıtım yaptı. 24 ila 90 gün arasında özel vakumlama sistemiyle dinlendirilen (Dry Aging Sistemi) etleri anlatan Mavibulut, ızgaranın başına geçerek çok özel lezzetleri hazırlamaya başladı. 
Dükkan`ın Füme Bacon`u ile başlayan tadımlıklar, özel olarak üretilen Dükkan Sucuk ve Dükkan Sosis ile devam etti. Arından Dry Aged File, Köz Patates ve Dükkan Steakhouse`un en farklı lezzetlerinden birisi olan Et Spagetti sunuldu.  
Üçüncü ve son durak olan, İzmir`lilerin en taze ve en lezzetli deniz ürünlerini, Konak Pier`in rıhtımı üzerine kurulmuş harika deniz manzarası eşliğinde yiyebileceği Adabeyi`ne geçildi. Şef Ahmet Ergül`ün hazırladığı: Enginar Fırın, Şakşuka, Cibes ve Turpotu, Kuru Börülce, Antep Ezme, Ahtapot, Köz Biber, Köz Patlıcan, Kabak Şayan, Kaya Koruk, Pancar ve Patlıcan Ezme mezeleri şahaneydi.  Adabeyi`nin ve şefin en özel lezzetlerinden  olan Torik Lakerda ve Şevketi Bostan ‘dan sonra  uskumru dolması sunuldu. İçerisinde 20`den fazla malzeme yer alan, yapımı  zor ve ustalık gerektiren uskumru dolmasını da çok beğendim, mutlaka tatmalısınız…  
Bu güzel organizasyon için  Ran Group ‘ a, sosyal medya yöneticisi Umut Candan`a, grup danışmanı Bahar Güngör Torcu`ya, %100 Rest. Cafe & More işletme müdürü Aytül Öküzcüoğlu`na, müdür yardımcısı Mecit Demirçekiç`e, Dükkan Steakhouse işletme müdürü Timur Mavibulut`a, Mandolin Cafe işletme müdürü Erhan Türkmen`e, Adabeyi işletme müdürü İnci Karakaş`a, Ranello ve Nar Artiz Galeri`ye, Şefler Fatih Taşkesen, Ahmet Ergül ve Sirisang Studiet`e ve tüm çalışanlara teşekkür ederim.

AÇELYA AKKOYUN İLE PRİL ETKİNLİĞİ

AÇELYA AKKOYUN İLE PRİL ETKİNLİĞİ
Geçtiğimiz hafta İzmir Blog yazarları olarak çok özel bir etkinliğe davetliydik. Çocukluğumuzdan beri bildiğimiz ve bulaşık denilince aklımıza gelen ilk marka olan Pril in düzenlediği etkinlik 4 Haziran 2014 Çarşamba günü Alsancak’taki Midpoint’te gerçekleşti. Pril yetkilileri ve Prilin marka yüzü Açelya Akkoyun’la birlikte yemek yedik, sohbet ettik. TV ve tiyatro sanatçısı Açelya Akkoyun’la sohbet o kadar keyifliydi ki zamanın nasıl geçtiğini anlamadık ..

Tabii bu arada Pril yetkililerinden Pril’in yeni formülü hakkında bilgiler edindik. Yeni formüldeki aktif maddeler ve özel enzimlerin inatçı lekeleri, yanmış yemek ve kurumuş nişasta kalıntılarını söküp attığını, elde bulaşık yıkarken ovalamaya ve fazla güç harcamaya da gerek kalmadığını öğrendik...

Yemeğin ardından Açelya Akkoyun ile birlikte Pril’in “Türkiye’nin En Hamarat Hanımı” İzmir seçmeleri için Şirinyer Pazarı’na gidildi fakat benim başka bir toplantım olduğu için ne yazık ki pazardaki yarışmayı izleyemedim. Ancak pazara giden blogger arkadaşlarım en çok bulaşığı, en kısa sürede yıkama yarışmasının çok eğlenceli geçtiğini , İzmir’in en hamarat hanımının seçildiğini anlattılar.. İzmir’de böyle özel bir etkinlik düzenleyen ve bizleri davet eden Pril’e ve bu etkinlik dolayısıyla yakından tanıma fırsatı bulduğumuz sanatçı Açelya Akkoyunlu’ya , Pril Halkla İlişkiler direktörü Müge Akay’a , Ünzile Kaçmaz’a ve emeği geçen herkese bir kez daha teşekkürler…




HÜRRİYET BUMERANG DENEYİM GÜNLERİ :ALAÇATI

Blog yazmanın en güzel yanlarından biri de çeşitli etkinliklere davet edilmek ve yeni şeyler öğrenmek… İşte bu yüzden her ay gerçekleşen Bumerang Deneyim Günlerini çok seviyorum.  
Bu ayki Bumerang Deneyim Günü   Alaçatı Bora Kozanoğlu Windsurf Okulunda gerçekleşti. Bu etkinliğe katılmaya hak kazanan ben dahil 8 şanslı blog yazarı ,  Hürriyet Bumerang ekibine ait araçla Alaçatı’ya sörf okuluna ulaştık. Bizi Bora Kozanoğlu ve ekibi karşıladı.
Kısa bir teorik  bilgilendirmeden sonra kendimizi bir anda sörf yaparken bulduk.  2 saat süren eğitim boyunca eğitmenlerimiz bizleri uzaktan yönlendirerek bu sporu öğrenmemizi sağladı ve cesaretlendirdi.  Hatta ilk kez sörf yaptığım halde dalgaların üzerinde gitmek o kadar güzeldi ki denizde epey açıldım. Gitmesi çok kolay oldu ama, açıklarda rüzgar  kuvvetli olduğundan dönerken epey uğraştım. Sonuç olarak  sörfün çok eğlenceli ve çok heyecanlı bir spor olduğunu söylemeliyim.

Bize bu sporu Milli Sörfçü ve Türkiye Sörf Şampiyonu Bora Kozanoğlu ve ekibinden öğrenme fırsatını sunan Hürriyet Bumerang a ve bu etkinliği organize eden, bizimle gün boyu yakından ilgilenen Bumerang’ın güleryüzlü ve pozitif ekibi Hilal Meriç’e,  Arzu Damlı’ya , Ahmet Erten’e ve Irmak Handan’a  çok teşekkür ediyorum.
Bu etkinlikte birbirinden renkli blog yazarlarıyla da tanıştım ve çok keyifli vakit geçirdik. Dikiş, gezi , moda gibi çeşitli içeriklere sahip bu güzel blogları da  ziyaret etmenizi öneririm ;



İZMİR 7. YEMEK BLOGU YAZARLARI TOPLANTISI

Aslında yazacak o kadar şey var ki…Tarifler de birikti. İnşallah sırayla hepsini paylaşacağım..
Geçtiğimiz  Pazar günü  İzmir Yemek Blog Yazarları olarak 7.kez toplandık.
Bu kez  organizasyonu üstlenen blog yazarı arkadaşlarım ve blogları şöyle ;
Şeniz AKGÜNDÜZ (cocuklarlamutfakta)

Etkinliğimiz  İzmir körfezine hakim konumda bulunan  HİTAY Plaza`da  brunch olarak gerçekleşti.
Toplantımızda sürpriz konuklar da vardı. İstanbul` dan  gelen 2 Şefimiz etkinlik süresince bizimle birlikteydi ;
Biri Osmanlı Mutfağı hakkında kitapları bulunan 
Yunus Emre AKKOR , diğeri ise REDMONDTÜRKİYE`nin Yemek Şefi olan Filiz ÇATALKAYA ORHAN. Şeflerimizle tanışmak, sohbet etmek gerçekten çok güzeldi.
Toplantımızın başka bir sürprizi de hediye çekilişiydi. Hepimiz  için çok güzel hediyeler düşünülmüştü.. Çekilişimiz için hediye gönderen ve  toplantımıza  destek olan sponsor firmalara  çok teşekkürler...
Ayrıntılar ve diğer fotoğraflar için Şeniz’in bloğunu ziyaret edebilirsiniz..
Bu güzel etkinliği düzenleyen , emek veren arkadaşlarıma bir kez daha teşekkür ediyor, bir sonraki buluşmayı düzenleyecek arkadaşlarıma da şimdiden kolaylıklar diliyorum….


JUİCY LİFE İZMİR İLE SAĞLIKLI YAŞAM VE BESLENME ÜZERİNE WORKSHOP


Geçtiğimiz günlerde İzmir Yemek Blog yazarları olarak Juicy Life İzmir tarafından düzenlenen /  sağlıklı yaşam ve beslenme etkinliğine katıldık.   

Workshopta sağlıklı yaşam koçu Ayça Gönenç ‘ten  hem sağlıklı beslenmeyle ilgili bilgiler, hem de pratik ve sağlıklı tarifler öğrendik. 

Önce bu bilgileri paylaşayım;

Yediğimiz yemek, içtiğimiz su ve hava aracılığıyla pek çok toksik madde alıyoruz. Sıkça rastlanan toksinler: tarım ilaçları, antibiyotikler, yiyeceklerdeki hormonlar, gıda ambalajlarındaki kimyasallar, temizlik maddeleri, deterjanlar, gıda katkı maddeleri, ağır metaller, kirlilik...
Bu toksinler yağ dokularında, karaciğer, böbrek, deri, bağırsaklar ya da bedenin diğer bölgelerinde birikebilir. Yanlış beslenme, çevre kirliliği ve kötü yaşam tarzından dolayı beden toksinler ve asit içerikli maddeler ile yüklendiğinde sağlığımızı tehdit eden durumlar oluşabilir.
Toksinler baş ağrısından kabızlığa, sivilceden sürekli yorgunluğa, alerjilerden depresyona, hazımsızlıktan kepeğe kadar pek çok soruna neden olabilir. Bu durum süreklilik kazandığında ve bedene sürekli toksin yüklendiğinde kanser, yüksek tansiyon, diyabet, zihinsel hastalıklar ve epilepsi gibi çok daha ciddi rahatsızlıklar oluşabilir.

Bu durumu önlemek için öncelikle yanlış beslenme  alışkanlıklarından kurtulmamız gerekmektedir. Nedir bunlar : 
  • Şeker ve beyaz unlu gıdaların tüketilmesi
  • Hayvansal kaynaklı besinlerin fazla tüketilmesi
  • Yanlış yağların fazla miktarda tüketilmesi
  • Yiyeceklerin yüksek ısıl işlemle hazırlanması (yağda kızartma)
  • Çok miktarda ve yanlış tuz tüketilmesi
  • Hormonlu ve ilaçlı gıdaların tüketilmesi
  • İşlenmiş ve katkı maddesi içeren gıdaların tüketilmesi
  • Bazı besinlerin gereğinden az tüketilmesi 
    Sağlıklı yaşam koçu sevgili  Ayça Gönenç’in  10 Adımda Sağlıklı Yaşam ve Beslenme önerileri de şöyle; 
  1. Bol bol su için. Susuzluk bazen açlıkla karıştırılabiliyor. Bir dahaki sefere birşeyler atıştırmak istediğinizde bir bardak su için ve biraz bekleyin.  Günde 8 bardak su içmeyi hedefleyin ve su kaybına neden olan kahve, şekerli ve alkollü içecek tüketimini azaltın. Yemeklerden önce bir bardak su için.  
  2. Kompleks karbonhidratlar tüketin. Basit karbonhidratlar içeren ekmek, makarna ve unlu mamüller yerine kompleks karbonhidratlar içeren meyve, sebze, bakliyat ve kuruyemişler tüketin. Doğal besinlerde bulunan lifler kan şekerinin dengede olmasına, antioksidanlar bedenin kendini yenilemesine, vitamin ve mineraller metabolizmanın düzgün çalışmasına yardımcı olur.  
  3. Sağlıklı yağlar tüketin. Vücudumuzun düzgün çalışabilmesi için yağlara ihtiyacı olduğunu unutmayın ve doğru yağları seçin. Sağlıklı yağlar içeren kuruyemişler, yağlı tohumlar, avokado ve soğuk sıkım zeytinyağlarını beslenmenize eklemekten korkmayın. 
  4. Protein ihtiyacınızı dengeleyin. Fasülye, nohut, mercimek, kinoa, karabuğday gibi bakliyatlar, kuruyemişler ve tohumlara beslenmenizde yer verin. Eğer hayvansal ürünleri tüketecekseniz mümkün olduğunca organik tercih edin. 
  5. Kahvaltıyı atlamayın. Hafif bir kahvaltı metabolizmayı hızlandırır ve gün boyu gerekli enerjiyi sağlar. Meyve ve kuruyemişlerden ya da yeşil sebze meyve sularından oluşan çiğ ya da daha da iyisi sıvı bir kahvaltı etme alışkanlığı kazanın. 
  6. Bedeninizi ve zihninizi çalıştırın.  Her gün en az 30 dakikayı aktif geçirin. Spor salonuna gitmek zorunda değilsiniz. Dışarı çıkıp yürümek, merdivenleri kullanmak, bahçe ve ev işleriyle uğraşmak bile sizi hareketlendirecektir. Meditasyon ve pozitif düşünme hayatınızın bir parçası olsun. 
  7. Uykunuzu alın. Araştırmalar 5 saatten az uyuyanların en az 7 saat uyuyanlara göre ortalama 2 kg daha kilolu olduğunu gösteriyor. Yetersiz uyku enerji metabolizmasının bozulmasına ve iştahın etkilenmesine neden oluyor. Az uyku tokluk hissi veren hormonların salgılanma süreçlerini etkileyebiliyor. Her gece 7-8 saat uyuyun.
  8.  Kendi yemeğinizi hazırlayın.   Yedikleriniz üzerinde kontrol sahibi olmanın en kolay yolu onu bizzat hazırlamaktır. Mümkün olduğunca hafif pişirme teknikleri kullanın ve yediklerinizin yarısından fazlasının çiğ besinlerden oluşmasını hedefleyin.
  9.  Neler yediğinizi takip edin.  Satın aldığınız ürünleri inceleyin. İçindekileri okumadan paketli ürün almayın. İçinde anlayamadığınız kimyasal maddeler olan, şeker ve fruktoz şurubu içeren gıdalardan uzak durun. Doğayla aranıza başkalarının girmesine izin vermeyin. İşlenmiş gıdalar yemeyin.
  10. Farkındalıkla yiyin.  Ne yediğinize bakın, koklayın, dokunun. Yedikleriniz ağzınızda kaybolana kadar çiğneyin. Sadece yediğinize odaklanın. Başka şeyler izlemek, okumak dikkatinizin dağılmasına ve daha çok yemenize neden olur. Yemeye başlamadan önce ve yemek sırasında derin ve yavaş nefesler alın .                                                                                                        Bu önemli bilgilerden sonra sıra lezzetli ve sağlıklı tarife geldi; 


Bir sonraki yazımda   çiğ beslenmenin önemi ve  vejeteryan sushi  tarifi olacak  

Bu faydalı workshop için  Juicy Life İzmir kurucusu sağlıklı yaşam koçu sevgili Ayça Gönenç`e bir kez daha teşekkürler...